Halifeli Köyü Web Sitesi

Kerbela Şehitleri

kerbela 1

3 Kasım 2014 tarihi kerbela olayının oluşunun 1334. Yıl dönümü.Kerbalanın acısı hale yürekleri parçalamaya devam etmektedir.Muharrem ayının 10. Günü gerçekleşmiş bu olayı lanetle kınıyor ve muaviye ile onun acımasız soyuna lanet ediyoruz.Kerbela olayını kısaca hatırlamak gerekirse,
H.z Muammet(s.a.v) 632 yılında vefatından sonra halifelik kavgasıyla birbirlerine giren Müslümanlar halifeliğin kime, hangi sırayla verilmesi gerektiği yıllardır tartışmış ve hala tartışılmaya devam etmektedir.H.z Ebu Bekir, H.z Ömer ve H.z Osman’dan sonra halifeliğe H.z Ali’nn geçmesini kabul etmeyen Müslüman toplulukları nedeniyle, islam devleti muaviye önderliğinde ikiye bölündü.
Bu gruplaşmalar sonucunda eline fırsat geçen muaviye, Hariciler’den Abdur Rahman adlı adamına emir verdi ve Hz Ali’nin ok işlemeyen vücudunun sadece ibadet esnasında serbest kaldığı anda camide arkasından düzenlenen suikastla şehit edildi.Sonrasında Hz Ali’nin en büyük oğlu İmam Hasan 6 ay kadar iktidarı eline alır.Bunu hazmedemiyen muaviye her türlü kötülüğü ve düzenbazlığı yapar.iki taraf arasında bir çok savaşlar yapılır.Sonrasında halkı çok zarar gören İmam Hasan o zamanın ileri gelenlerininde araya girmesi ile muaviyeden sonra kardeşi hüseyinin iktidara geçmesi şartı ile Emevi halifesi muaviye islam iktidarlığını 20 yıllığına eline geçirmiş oldu.Muaviye anlaşmaya rağmen İmam hasanın halk tarafından çok sevilmesini kabullenemedi ve İmam Hasanı zehirleterek şehit etti.Daha sonra muaviye kendinden sonra iktidara oğlu yezidin geçmesi için taraftarlarına yemin ettirdi.
Yezid başa geçince Medine halkının İmam Hüseyine değil kendisine itaat edilmesi için haber yolladı.İmam Hüseyin için her taraftan destek haberleri geliyordu.Bunlardan biriside Küfe bölgesi idi.Küfe’ye giderek orada halifeliğini ilan etmek isteyen İmam Hüseyin Küfe yolculuğuna çıktı.Bunu öğrenen Yezid valisine emir vererek, 30 bin kişilik orduyu Hüseyin’in üzerine gönderdi. Yezidin askerleri yolda kamp kurmuş olan grubun etrafını sardılar ve Hüseyin ile görüşmelere başladılar.
Hüseyin, kuşatmanın kaldırılmasını, kendisi ile birlikte ailesi ve taraftarlarının da Irak’ı terk etmesine izin verilmesini istedi. Ordunun komutanı Ömer bin Sa’d bu teklifi makul buldu ve üstlerine iletti. Bu teklif valininde hoşuna gitti, ancak yönetimde söz sahibi olan Emevilerin komutanları, karşı çıktılar ve kerbeladaki yezidin komutanı Ömer bin Sa’d’a Hüseyin ve beraberindekileri öldürmesini, yoksa kendi canından olacağını söylediler.
Muharrem ayının 7’sinde Ömer bin Sa’d çemberi daralttı ve kampın su yollarını kesti.
Muharrem ayının 9’unda, kampın su kaynakları tükendi ve önlerinde sadece savaşmak ya da teslim olmak seçeneği kaldı. Ertesi sabah Hüseyin’in adamları düşman ordusunun ön saflarına yanaşıp teker teker düşman ordusundaki akrabaları ve arkadaşları ile konuştular. Savaşmamalarını istediler. Hüseyin düşman askerlerine uzun bir konuşma yaptı. Bu konuşma öylesine etkili oldu ki, Yezid’in generallerinden Hûr, devasa düşman ordusunu terk edip, Hüseyin’in bir avuç ordusuna katıldı.
Yezidin komutanı diğer adamlarının da saf değiştirmesinden korkup, Hüseyin’e ilk oku atarak savaşı başlattı. Savaş önce düello şeklinde cereyan etti. Hüseyin önce Temim bin Kahta ile savaştı. Onu bir kılıç darbesiyle öldürdü. Sonra Arap âleminin korkulan savaşçısı Zeyd bin Ebtahi’yi ikiye böldü.Hüseyin’in taraftarlarından ilk olarak Hur, Habib bin Mezahir gibi Hüseyin’in ve babası Ali bin Ebu Talib’in yakın arkadaşları döğüştüler ve birer birer hayatlarını kaybettiler. Bunlardan sonra Hüseyin’in akrabaları dövüştüler. Ölenler arasında Hüseyin’in oğlu Ali Ekber, kardeşi Hasan’ın oğlu Kasım, tek taraftan kardeşi ve sancaktarı Abbas (Alemdar) da vardı. Bu arada Yezid’in ordusu da çok fazla kayıp vermişti.
Kadınlar ve çocuklar çadırlarda birbirlerine sarılmış, savaşın bitmesini bekliyorlardı. Hüseyin’in oğlu İmam Zeynel abidin de, savaşamayacak kadar hasta olduğu için çadırdaydı. Hüseyin diğer oğlu Ali Asker henüz altı aylıktı ve susuzluktan ölmek üzereydi. Hüseyin oğlunu kucağına aldı ve Yezid’in ordusunun karşısına dikildi. Çocuğa bir yudum su vermelerini istedi. Ama Hurmala bin Kâhil, Ömer bin Sa’d’ın emri ile çocuğu okla vurdu. Boynundan vurulan bebek oracıkta can verdi.
Hüseyin oğlunu gömdükten sonra tekrar düşmanın karşısına çıktı ve onları teslim olmaya davet etti. Birebir savaşta çok fazla kayıp veren Ömer bin Sa’d’ın ordusu Şimr bin Zi’l Cevşen’in emriyle toplu hücuma geçti ve her taraftan ok ve mızraklar Hüseyin’in üzerine yağmaya başladı.Onlarca ok saplanarak yere düşen İmam Hüseyine son darbeyide Sinan bin Enes en-Nehai veya Şimr bin Zi’l Cevşen kafasını kılıçla keserek İmam Hüseyin’i şehid ettiler.Kafası mızrağa takıldı ve herkese gösterildi. Burada insanlık dışı yapılan davranışlar yezid ve taraftarlarının ne kadar cani oldukları tüm dünyada duyuldu.O gün bu gündür muharrem ayında matemi yaslar tutulur, çekilen acılar düşünülür ve yaşantımızın muhasebesi yapılır.Gelenekleşerek günümüze kadar gelen aşureler yapılır şiddet ve zulme karşı kardeşlik duygusu ile herkesle paylaşılır.Kerbela şehidlerini saygıyla anıyor, ruhları şad olsun.

1024px-Karbala,_Iraq